‘Bekar Kadın’ günlerime geri döndüğüm bugünlerde tabi ki
yazılarımda Carrie Bradshaw havasına sıkça rastlayacağını biliyorum sevgili
okur.
Kurgu olduğunu bilsem de hep özendiğim bi kaç ilişki çeşidi
olmuştur. Özenmek kelimesini çok çocuksu düşün burada. Çok şirin düşün.
Şimdi size
3 farklı ilişki çeşidi göstericem. 3’ü de birbirinden güzelli ama favorimi en
sona saklayacağım of korz. Gerekli fotoğraflarla birlikte anlatımıma
başlıyorum:
İlk olarak tabii ki How I Met Your Mother dizisinden iki
karakteri ele alıyorum sayın okur. Ay çok klişe dediğini duyar gibiyim. İki
dekka sabırlı olursan bunu da açıklıcam gözünü sevdiğim.
Lily ve Marshall. İki aşıktan ziyade; iki iyi dost, iki iyi
cinsel partner, iki gözüm kalmadı sözüm ehehe. Cidden eğleniyorum ben bu
ikisiyle. Sadece ‘sevgili’ olamayan bi kadın olarak, elbette L&M’yi
beğenecektim. Emekli ali amca ve yıllardır bi kez bile öpmediği karısını mı
beğenseydim?
İkinci çiftimiz daha bi tanıdık olduğun iki yüz. 1 Kadın 1
Erkek dizisinin kahramanları olan Ozan ve Zeynep.
Türk aile sistemini ve gelenek görenekleri göz önüne
alırsak; gerek yaşam şekilleri, gerekse aralarındaki tutkuyla az da olsa
anarşist bi yapıları var ilişkilerinin. Bu yüzden hoşuma gidiyi işte.
Ozan karakterini yer yer çok maço ve kaba bulsam
da, insan çekmek için abartılmış
yönlerinin bulunduğunun da farkındayım. Bence çok tatlılar. Evlenmemeliler ya
da çocuk yapmamalılar.
Veee en güzelini en sona sakladım. Heyecan yaratmaya
bayılırım, mercimekleri ayıklarım…. Evet.
Geldik Friends dizisinden Monica ve Chandler’a. İşte bu. İşte aşk diyorum ve romantikliğin dibini görür gibi oluyorum.
Herkes kafasında ideal kadın ya da ideal erkeği az çok tasarlar. Bunu; ben aşka inanmıyorum, günü birlik takılalım gardaş, seviyorum ama bağlanmam, kimseyi istemiyorum diyen insan bile tasarlar. Belki farkında değildir ama bunu ister. İşte benim idealim. Chandler.
Uzun yıllar sürmüş bi dostluğun aşka dönüşmesi. Bu basit, tanıdık bi konu evet ama izlersen ne demek istediğimi anlarsın. Buna eminim. Çünkü ortada aşkla beraber büyüyen bi dostluk, bağlılık, saygı, dürüstlük ve süper bi eğlence var. Kim istemez kendi arkadaş grubuna cuk diye oturan, aynı hayat görüşünü paylaştığı ve yatakta inanılmaz olan birisini. İstemeyeni dövüyolarmış….
Size kadınsal yönümü baya bi gösterdim bu yazıda. Politik,
güncel, anarşist ya da toplumsal mesaj barındıran bi yazı da olmadı. Bi
kaçınızın da ‘aman yea boş boş konuşuyo işte’ dediğini duyar gibiyim. Deyin
tabi. Siz olmazsanız ben de olmazdım. Ama en azından ne istediğimi bilerek
ölücem. Fena mı?
Çünkü bana göre buraya büyük harflerle ‘Zöbölöt takımı
şampiyon olacak oğlüm!!!’ yazmakla, benim yazdığım şeyler farklı değildir. O da
onu istiyo. Umarım ulaşır.
Yazımı da Carrie’den bi cümleyle bitireyim.
‘I am someone who is looking for love. Real love.
Ridiculous. Inconvenient. Consuming. Can’t-live-without-each-other love.’
Öperler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder