Değişim senin için iyi olabilir. Babannen değişime
bayılabilir. Hatta sen yaşadığın her kötü olayda yeni bi top A4 kağıt tüketebilirsin. Yeni sayfaları aça aça bitiremezsin.
Ama ben değişimden hoşlanmam. Yaşadığın yerin değişmesi,
okuduğun şehrin değişmesi, arkadaşlarının değişmesi, sevdiğin adamın değişmesi
hatta bazen facebook’un değişmesi bile çok saçmadır benim için. Ama hiç biri bi
insanın değişimi kadar koymaz. Bi insan değişti mi koymalara doyamaz. Ona da
koyar, öbürüne de, sana da. Ukde ukde üstüne biner. Mahalleli tren olur.
Belki çok seksist konuştum ama başka nasıl ifade edebilirdim
bilmiyorum. Çok değişim yaşadım son zamanlarda. Kendim de değiştim. Yaşadığım
bu değişiklikler beni huysuz şirin’e dönüştürdü. Geçen gün kumsalda oturup ‘neden
her tarafım kum oluyor yaaa’ diye bağırdım. Sonra da arkadaşlarıma dönüp
‘nefretçi şirin gibi oldum demi?’ diye sordum. Sonra da Hazal neden kafaları
çıldırıyor? ÇILDIRIR TABİ. ÇILDIRDIM.
Bu sene 4.sınıfa geçmeyi hiç istemiyordum. Çünkü yine büyük
bi değişiklik gelecek peşinden. Bi kez olsun bi şeyler kolay kolay
halloluversin istiyorum ya. Böyle istediğim herhangi bi şey (iş olur, aşk olur,
para olur) zınk diye olsun ve bende sevdiğim insanları arayıp ‘OLDU!’ diye
bağırayım. İçim içime sığmasın. Sığ bi mutluluk yaşayayım. Pirana gibi
dişlerimle büyük büyük sırıtayım. O huzuru aylardır yaşamadım. HEP ORUÇ
TUTMADIM DİYE OLUYOR BAK BUNLAR. ALLAH GÜCÜNÜ DEĞİL, AYARINI VERİYOR.
Ciddi olmak gerekirse, lütfen değişmez misiniz?