her şey ben bebekken hiç susmuyorum diye, babamın emziğimi viskiye batırmasıyla başladı.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

24 Mayıs 2014 Cumartesi

Çok alıyorlardı fakat

Çok veriyorduk ama aslında hiç vermiyorduk. Müthiş bir yalanın içinde avunuyorduk. Bir girdabın içinde aynı hızda dönüyorduk.
Ölmüyorduk.
Ama yaşamıyorduk da.

Başa dönüyorduk, sona geliyorduk. Kısır döngülerden kekremsi bir tat alıyorduk.

Mutlu gibiydik. Yalnız gibiydik. Az gibiydik. Çoğu zaman da bok gibiydik.

Herkesten itiliyor, her el uzatana çekiliyorduk.

Bize göre olmayan adamlara kapılıyor, karanlık sularında yüzüyorduk. Kendimizi kandırmaktan korkunç bir zevk alıyorduk.

Bir çıkış yoluydu çünkü… Olmayan şeyleri var gibi göstermek güçlü hissettiriyordu. Ama aynı zamanda suçlu hissettiriyordu.

Paran oluyordu, paran bitiyordu. Her ne olursa olsun başkası için çalışıyordun. Her ne olursa olsun hizmet ediyordun.

Bazen tüm hıncını naylon torbalara kusmak istiyordun. Tüm sokakları hınçla doldurmak istiyordun. Hıncını alamıyordun.

İçine atıyordun. İçin almıyordu. İçin taşıyordu…


Biraz özgürlük için.












18 Mayıs 2014 Pazar

Soma



Toprak altına gömseniz de, her gün daha fazla gaza boğsanız da, coplarınızla belimize belimize vursanız da…

Bitmeyecek bir kavgamız var bizim.

Tükenmeyecek dayanışmamız var. 

Kalbimiz var. 

Bizim içimizde çiçekler açar. Bizim gönlümüzde şarkılar çalar.


Bundandır geride kalanları unutmayışımız.